11 Ekim 2009 Pazar

Ermenilerle Protokol ve Tarih

Merhaba herkese.

Dünden beri açıkçası canım çok sıkkın. Dün ülkemiz bir protokol imzaladı. Ermenilerle sınır kapısını açmaya götürecek ve bazı birkaç detay maddesi olan bir protokol. Diğer maddeleri okumadım. Ermeni, hatta genel Avrupa politikalarını görmüş bir ülke olarak, neden böyle bir şey yaptık bilmiyorum. Ve yönetenlerimize inancımı artık yitirdim. Malum, kısa bir süre önce, Kıbrıs için de onlarca taviz verdik. Ama ne oldu? Ab verdiği sözleri tuttu mu? Hayır. 2. Girit Vakasına doğru gidiyor o mesele. Keza diğer konular. Ülke bütünlüğümüze karşı yapılanlar. Çok yazık... Bir de bunlara destek çıkan İrlandalılara ne demeli... Olumlu hiç bir kazanımımızın olmayacağı bir protokolle, Azeri kardeşlerimizle aramız iyice bozuldu. Rusya için tabi bulunmaz bir fırsat var ortada. Türk Devletleri arasındaki bağın koparılması, Avrupa'nın en büyük projelerindendir tarih boyunca. Deniyor ki Diaspora ile Ermeni Hükümetinin arası açılacakmış bu sayede. Efendim, onlar kendi içinde bu sorunu çözeceklerdir. Araya daha hangi maddeler sıkıştırılacak, sıkı durun hepsini göreceğiz. Tazminat, toprak talebi vs vs. İşin trajikomik yanı da var. Daha birkaç ay önce Karabağ'dan ermeniler çıkmadan sınırı açmayacağız demiyor muydu yönetenlerimiz? Eee ne oldu? Bunu ben en yetkili ağızdan duydum. Onu bundan kim vazgeçirebilir ki? Daha yetkili olan başka biri mi? Sorulacak soru çok. Ama bir gerçek var ki, bilinçli ya da bilinçsiz yapılan bu açılım zincirleriyle ülkemizde karışıklık çıkarılıyor. Ve muhtemel tablo hiç de iç açıcı görünmüyor...


Bu kadar siyaset yeter, okumamışsınızdır ya neyse. :)

Hep yazacağım ama unutuyorum. Tarihin Arka Odası'nı izleyenler bilir, her hafta Pelin Batu da orada çıkar. Kendisi tarih bölümünü bitirmiş. Ancak gerek yaptığı yorumlar, gerekse de "siz Türkler ne dersiniz" edasında kullandığı tuhaf dil ile o programda çok sırıtıyor. Boğaziçi Üniversite'sini bilirsiniz, Robert Koleji'nin devamıdır. Dolayısıyla misyonerlik faaliyetleri denildiğinde akla gelen ilk okullardandır (Bu konu hakkında Sayın Oktay Sinanoğlu çok güzel yazılar yazmıştır). Pelin Hanım da bundan çokça etkilenmiş olacak ki, savunduğu fikirlerle sanki farklı bir tarihi okumuş gibi. Bence gerçek bir Türk Tarihi'ni baştan sona okumalı. O programda Erhan Afyoncu'yu çok tutuyorum. Muhteşem yorumları var. :)

Sonra görüşürüz.

Hiç yorum yok: