27 Mart 2010 Cumartesi

Sultan Osman ve Reşadiye Gemileri

Selam herkese,

Tarih hakkında birşeyler yazmayalı uzun zaman olmuş. Bu akşam da tarihten gidelim.

Konumuz, tarih kitaplarımızda pek de bahsedilmeyen İngilizlerden yenilen büyük bir kazık: Sultan Osman ve Reşadiye Gemilerinin gasp edilmesi! Başlamadan önce yıllar önce bu konuyu kitabında işleyen Erol Mütercimler'e teşekkür etmek istiyorum.

1. Dünya Savaşı'nın patlak vermesinden kısa bir süre öncesiydi. Ruslar'ın klasik Boğazları ele geçirme ve Akdeniz'in kontrolünü sağlama hedefi; Yunanlıların Akdeniz'e ve dolayısıyla coğrafi olarak Osmanlı ekonomisine hakim olma gayretleri had safhadaydı.

İngiltere ve Almanya silahlanma yarışına girmişlerdi. Fransa onlara eşlik ediyor, Yunanistan ise (ki el birliğiyle oluşturulmuş bir devlettir) donanmasını güçlendirmeye başlamış idi. Ara not olarak geçelim, o dönemde Yunanistan ile Osmanlının arası sürekli bozuk tutularak, tıpkı şimdiki Ortadoğu gibi, savaş sanayisi canlı tutulmuştur. Takdir edersiniz ki bu işten başta İngiltere ve Almanya olmak üzere, birçok devlet karlı çıkmıştır. Peki Osmanlı ne durumdaydı? Osmanlı'da işler kötüydü çünkü modern bir donanması yoktu. Osmanlı da bu gelişmeleri baz alarak, İngiltere'ye iki adet dretnot siparişi verildi (orijinali:dreadnought. Zırhlı bir gemi oluyor kendileri). Tabi malumunuz Osmanlı'nın çöküş dönemleriydi o yıllar. Para falan hak getire.. Bunun için Donanma-i Hümayun Muaveneti Milliye adında bir cemiyet kuruluyor. Bu cemiyet halktan para toplayarak güçlü bir donanma oluşturmaya çalışıyor.

Gel zaman git zaman, paralar toplanıyor ve İngilizlere dretnot siparişi veriliyor. Dretnota "Reşadiye" adı veriliyor. Geminin yapımının ilerlediği günlerde, eş zamanlı olarak, Rio de Janeiro adında bir dretnot daha yapılıyordu. Adından da tahmin edeceğiniz üzere, bu gemi Brezilya için. Brezilya ve Arjantin de o dönemler savaş halinde. Ancak bu iki devlet sorunlarını hallediyor ve Brezilya gemiyi almaktan vazgeçiyor. Osmanlı bu gemiye de talip oluyor ve alıyordu. Gemiye "Sultan Osman" adı verilmişti.

Her iki dretnotun tüm parası ödenmiş ve gemiler hazır hale getirilmişti. Ancak.. İngilizler gemilere el koydu! Bahaneleri de, kritik dönemlerde yasalarına göre buna haklarının olması idi! Gerek Almanya ile silahlanma yarışı içine girmeleri, gerek Osmanlı-Almanya yakınlaşması(İttifak Devletleri oluşumu), gerekse de Boğazların güvenliğinin üst düzeye çıkacağı korkusu buna sebep olarak gösterilebilir. Ancak hiçbir şey bu gasp olayını haklı çıkaramaz. Resmen bir hırsızlık yapılmıştır.

Daha sonra Lozan'da Türkiye Cumhuriyeti bu haklarından feragat etmiştir. Burayı okuyan sevgili sazanlar, neden böyle yapmış, bak işte İsmet Paşa şöyledir böyledir demesinler boşuna.. Hiçbir anlaşma karşılıklı olarak ödünler verilmeden yapılamaz. Lozan'da düşmanlarımızın verdiklerinin karşısında, bu tarz şeylerin esamesi bile okunmaz. Tarihi bir olgu değerlendirilirken, popüler söylemlerde bulunulmaz diyeyim de, üzerine alınması gerekenler alınır zaten.

İyi akşamlar herkese.

Hiç yorum yok: